Sosyal Medyanın Etkileri

Sosyal medyanın etkileri günümüzde en çok tartışılan konulardan biri. Peki, nedir bu çok konuşulan etkiler, inceleyelim.

İlk olarak, pozitif açıdan bakmak istiyorum bu konuya. Sosyal medya sayesinde düşünce özgürlüğümüz arttı: Şu an herhangi bir uygulamada resimli, videolu veya yazılı düşünce paylaşımları görebilirsiniz, benim şu an kendi düşüncelerimi paylaştığım gibi. Ayrıca, mesafeleri kısaltıp en uzak ülkeleri bile birbirine bağlayabilir sosyal medya: Yurt dışındaki arkadaşlarınız veya  akrabalarınız ile kolaylıkla fotoğraf paylaşabilmek ya da konuşabilmek eğlenceli olsa gerek.Bir diğer pozitif nokta ise yeni insanlarla tanışma kolaylığı ki bu kişinin öz güvenini arttıran pozitif bir etken. Tabii ki, yeni şeyler öğrenmek, yeni ülkeler tanımak, yerler keşfetmek hep sosyal medyanın bize sağladığı olanaklar.

Madalyonun iki yüzü var, derler. Çoğumuzun hayatlarına sorgusuz sualsiz dahil ettiği sosyal medyanın da bir karanlık tarafı var. Birçoğumuz o kadar çok kaptırmışız ki kendimizi bu eğlenceli arkadaşa , birden onun bağımlısı olmuşuz. Günümüzde,”Nomofobi” olarak bilinen telefondan uzak kalma korkusu aslında telefonlardan değil bizi telefonlara bağlayan sosyal medyadan kaynaklanır. Başkalarını takip edememe, anını paylaşamama ya da diğerleri ile iletişim kuramama bizi o kadar korkutur hale gelmiş ki telefonsuz yapamaz olmuşuz (Tabii ki bizi telefon bağımlısı yapan sadece sosyal medya değil fakat eğer nedenleri yüzdelere ayırırsak en büyük pay sosyal medyalara düşer.). Her zaman bizimle olan bu eğlence kaynağının bizi gerçek hayattan koparması beni en çok korkutanı. Zaman ne çabuk geçti deriz hep, oysa ki onu geçiren biziz. Yoğun iş temposundan zaten bize kalan ufacık bir zaman dilimi… Onu da sosyal medya uygulamaları ile harcıyoruz. Daha sonra da ağlıyoruz; keşke sevdiklerimle daha çok vakit geçirebilseydim, şu veya bu hedeflerimi gerçekleştirebilseydim diye. Ayrıca, başkalarını sürekli takip etme ve diğerlerinin hayatlarına özenme depresyona sebep olmaktadır: Bu özenmeyi fark etmeden yaparız ama kim istemez ki Paris’te aşık olduğu kişi ile karşılıklı kahve içebilmeyi ya da bir sürü ülke gezip eğlenmeyi… Bir diğer tehlikeli yön ise Güvenlik Sorunu… Yaptığınız her paylaşımda sizi takip eden tehlikeli kişiler size rahatlıkla ulaşabilirler, bildirdiğiniz konumlar ile. Hal böyle olunca insanın bir kez daha düşünmesi gerekiyor sosyal medyayı kullanırken.

Böyle konuştuğuma bakmayın, ben de bir sosyal medya sevdalısıyım! Ama kendine hakim olmaya çalışan bir sevdalı… Ne demişler: Azı Karar Çoğu Zarar. Aynen öyle! Sosyal medyada vakit geçirip çağı yakalamamız gerek doğal olarak ama bunu abartmamak lazım, değil mi?

NOT: Pozitif ve negatif yönler çoğaltılabilir, ben sadece konunun önemini özetle açıklamak istedim. Okuduğunuz için teşekkürler 🙂